Gerçeklik tutunamadığım bir daldı.
Yahut o dal güvenli kıyıların erişilemez umuduydu.
Ben düştüm.
Karanlık bir kuyu boyunca düştüm.
Düşerken kuyunun duvarlarında çiçekler düşledim.
Karanlıkta parlayan çiçekler…
Unutma beni,
Papatya ve
Mine…
Kuyudan çıkan renkli kuşlar.
Mavi, yeşil, kavuniçi…
Kuyunun dibinde bir düşe yattım.
Karanlığı ve soğuğu yalnız düşler boğarmış.
Erken öğrenmişim!
Herhalde düşerken öğrendim.
Bir düş…
Düşümde kuşlarla çıkmışız bir düzlüğe,
Peşine düşmüşüz akasya ballarının.
Kuyunun karanlığından, aydınlığa bir kanat çırpışı…
Öğrenmem gerekiyor uçmayı.
Diğer öğrendiklerim gibi…