Çocukların karşılaştıkları en önemli sorun toplumun, devletin ve ailenin çocuğa yönelik algısı. Bu algı en temelde çocuk ve gelecek kavramını yan yana iliştirerek, çocuğun bugününe dair algıyı deforme ediyor. Çocuğu çevreleyen her şeydeki çarpık çocuk algısı çocukların hayatını, kendileriyle ilişkilerini, hayata bakışlarını derinden etkiliyor. Sınava geç kalan, okulda başarısız olan 12-13 yaşındaki çocukların intiharlarında geleceğine hapsedilmiş bir çocuk yok mudur? Başka bir çocuk algısı için; çocuklara ve çocuk yetişkin ilişkilerine dair birkaç çocuk kitabına bakabiliriz.
Çocuk Olmaya Hakkım Var
Çocuğu hakları olan bir özne olarak görmek ve haklarını bilmek, hem çocuklar için hem de çocuklara karşı sorumluluğu olan yetişkinler için daha iyi bir yaşamın ilk adımı. Bu konuda yardımımıza Alain Serres tarafından yazılan, Aurelia Fronty tarafından resimlenen Çocuk Olmaya Hakkım Var kitabı koşuyor.
Allain Serres bir beyanname ile karşımıza çıkmak yerine sözü çocuklara bırakmış, Aurelia Fronty ise çocukların yalın bir şekilde aktardığı hakları resme dökmüş.
Kitap “Çocuğum ben, elleri, yüzü, gözleri, yüreği ve hakları olan bir çocuğum,” cümlesiyle başlıyor. Temel haklarından bahseden çocuklar “kurşun yağmurlarını ve savaşları hiç bilmemeye hakkım var.” diyerek savaşın aynı zamanda bir çocuk hakkı ihlali olduğunu hatırlatıyor. Kitap farklı olmak, cinsiyet eşitliği, oyun hakkına sahip olmak gibi haklarla birlikte; doğa ve canlılarla barış ve saygı içinde yaşamanın da bir çocuk hakkı olduğunu fark etmemizi sağlıyor.
Yazar: Allain Serres
Resimleyen: Aurélia Fronty
Çeviren: Füsun Önen
Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları
Yıl:2013
Pezzetino
İtalyan yazar Leo Lionni çocuk ve felsefeyi en yalın haliyle yan yana getiren yazarlardan biri. Yazdığı ve resimlediği çocuk kitaplarında; yabancılaşma, tembellik, örgütlenme gibi birçok konuyu incelikle ele alıyor. Kitaplarında kullandığı yalın anlatım aynı zamanda kitaplarını evrensel ve zamansız kılıyor. 1975’te kaleme aldığı ve hiç eskimeyen kitabı Pezzettino’da ise çocuk kavramını ele alıyor.
Pezzetino İtalyanca zerrecik/parçacık anlamına geliyor. Kitapta herkesin kocaman olduğu ve cesaret isteyen işler yaptığı dünyada küçük Pezzettino’nun kendini arayışına tanık oluyoruz. Pezzettino büyüklerin dünyasında şöyle düşünüyor: “Ben herhalde birinin küçük bir parçasıyım.” Kimin parçası olduğunu arıyor, araştırıyor, soruyor ama hep aynı cevapla karşılaşıyor: “Bir parçam eksik olsa hiç bu kadar iyi olabilir miydim?” Pezzetino bu arayış serüveninde kendi bütünlüğünü, onu oluşturan diğer parçaları keşfediyor.
Pezzetino Lionni’nin harika çizimleri ile çocukların kendilerini özdeşleştirebilecekleri, kendi yolculuklarında yardım alabilecekleri bir kitap. Bu haliyle her çocuk kitaplığında olması gereken Leo Lionni kitaplarından biri.
Yazar: Leo Lionni
Resimleyen: Leo Lionni
Çeviren: Kemal Atakay
Yayınevi: Elma Çocuk
Yıl:2012
Gergedanlar Krep Yemez
“Annenin ve babanın, seni çok sevdiklerini bilmene rağmen, bazen söylediğin şeyleri dinlemediklerini hissettiğin oldu mu?” Gergedanlar Krep Yemez bu önemli soruyla başlıyor.
Begüm sık sık annesi ve babasının bazen onu dinlemediğini düşünüyor. Hatta bir gün akvaryumdaki balığın kendisiyle konuştuğunu söylediğinde veya uzaylıları gördüğünü anlattığında sadece kafalarını sallayıp “Evet tatlım, çok güzel” ya da” Bunu daha sonra konuşalım mı?” diyerek onu geçiştirmişlerdi.
Gergedanlar Krep Yemez, ebeveyn çocuk ilişkisine dair çok renkli ve eğlenceli bir kitap. Bir yanda evdeki gergedanı göremeyecek kadar çocuklarına duyarsızlaşmış bir anne baba, bir yanda gergedan ve çocuğun dostluğu ve doğayı korumaya dair inceden bir mesaj.
Yazar: Anna Kemp
Resimleyen: Sara Ogilvie
Çeviren: Gülbin Baltacıoğlu
Yayınevi: Pearson
Yaş: 3+
Basım: 2012